Bir eksik var Bir eksik vardı Bir eksik

Bir düzine eksik çıkar hayatımdan. Kendi kendilerine kapanır. Kendi hallerine bıraktığımdan. İşlerin kendi kendine yürümesi, insanlığı tembelliğe alıştırır. Ve tembellik, sizi uyuşuk bir insan haline getirir. Ve öğrenemediğiniz bir çok şey olarak geri döner. Eksikleri nasıl dolduracağımı bilmediğinden ve o işin kendi kendine işlemesinden, süreci kaçırırım. Otomatik vites kullanan araba şoförleri gibi, araba kullanıyor sayılmam. Ama arabayla biryerden biryere gidebilirim.
El atma vakti, sorunlarına veya varilindeki delikleri tıkamaya. Su damlarsa musluktan, halletmeli. Nasıl olacağını öğrenmeli. Ve yapmalı. Yapmalıyız. Yapmamız gerekenleri.
Bu aralar düşündüğüm bir konu, kim olduğumu tam olarak bilmediğim. Tam olarak neyim ve kimim? Benden istenen ne, benden öncekilerin benden umdukları neydi? Ne kadar önemliydi benim hayatta olmam. Savaşmışlar mıydı, benim doğmam için. Acılarını unutturmam için savaşmışlar mıydı, kan dökmüşler miydi.

Bir gün, gerçekte kim olduğumu öğreneceğim. O gün geldiğinde, daha bir samimi olacağım. Şimdilik, samimiyetten uzak ve kibar bir şekilde hoşçakal diyorum.
Hoşçakal

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Acıma duygusu

Bazen Saçmalarım

Hasta Adamın Güncesi