Jack Daniels'ın dayanılmaz ağırlığı

Harika bir şarkı var kulağımda ve yavaş yavaş yükselen sesi. İçki bardağıma hafiften bir dokunuşla soğukluğunu hissederken bir yandan da geçmişe ve bugüne şöyle bir baktım.Tüm hikayemi gözlerimin önüne getirdim. Çocukça yaptığım onca şeyi ve dahası. Cesaretime saygı duyduğum pek çok anı buldum kendime. Evet cesurca sayılabilecek bir çok olayda yer aldım ama yine kendimi bir korkak olarak adlediyorum. Nedendir bilinmez ama, henüz yeni tanıştığım bir insanın bile, benim için ilk izlenimi korkak olduğummuş gibi gelir. İnsanların beni korkak sanmalarından bile çok korkar hale geldim. Belki de bu yüzden cesurca sayılabilecek olaylardan kaçmıyorum. Ve bu da beni bazen cesur gösterebiliyor. Bununla korkaklığımı bir süre daha geçiştirebiliyorum.

Korkaklık ve cesurluk iç içe geçmiş birer ip gibidir gözümde. Korkaklığın en güzel tarafı sizi hayatta tutmasıdır. Sarhoş ve karısını ulu orta döven bir adamı kaç kişimiz durdurabilir. Ben şahsım adına durduramam çünkü korkarım. Adamın ne yapabileceğini bilemem, belki de yapabileceklerini tahmin ederim. Bu beni korkutur. Ben ve siz dünyanın nasıl işlemesi gerektiğini söyleyen bir avuç salaktan ibaretiz. Yaptığımız ve yapabileceğimiz tek şey budur. Ben size söylerim, siz dinlemezsiniz çünkü siz de benim gibisiniz, korkaksınız. Şu açıdan bakarsak da, herkesin korkak olduğu bir dünyada korkaklık aslında korkaklık değil, normal bir davranıştır.

Neyse, bu yazım da saçma sapan olsun. Başlıkla uyumlu olsun diye, tek bir konu üzerinde yazacak değilim. Bir duble jack'in beni hemen etkileyebileceğine inanmazdım. Demek ki sarhoş olmaya niyetim varmış. Bu şişe bitince üzüleceğime eminim, belki de ağlayacağım. Ben değil miyim akasya durağında bile ağlayacak bir şey bulan, bunda da ağlayacak bir şey bulurum. Yine diyorum işin özü, istemek. İsteyin, eğer yapabiliyorsanız yaparsınız. Yapamıyorsanız zaten istemezseniz. Hayatınızda hiç bir öneme sahip olmayan bir kişinin size hayat dersi vermesi ne kadar saçma ise, benim yaptığım da o kadar saçma. O yüzden kusuruma bakmayın. Beni sevmediğiniz, bana saygı duymadığınız için sizlerden özür diliyorum.

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Acıma duygusu

Bazen Saçmalarım

Hasta Adamın Güncesi